Testosteron Kullanımı, Libido ve Erkek Sağlığı: Gerçekler, Yanlış İnanışlar ve Bilimsel Açıklamalar
- vucuthocasi

- 4 Eki
- 3 dakikada okunur

Yazar Hakkında
IFBB PRO COACH CAN ÜNAL Profesyonel ligde uzun yıllardır sporcularla çalışan, antrenman, beslenme ve hormon yönetimi konusunda uzmanlaşmış bir koç. Aynı zamanda promoter olarak uluslararası organizasyonlarda aktif rol almakta. Sporcularını yalnızca sahneye değil, aynı zamanda sağlıklı bir yaşam yolculuğuna hazırlamayı hedefliyor.
Giriş
Merhaba, ben IFBB PRO COACH Can Ünal. Uzun yıllardır profesyonel sporcularla birlikte çalışıyor, onların hem sahne performanslarını hem de sağlıklı bir spor yaşamını sürdürebilmelerini yakından yönetiyorum. Bugün, spor camiasında sıkça konuşulan ama çoğu zaman yanlış yorumlanan bir konuyu ele alacağım: testosteron kullanımı ve cinsel sağlık.
Sosyal medyada dolaşan “testosteron kullanırsan çükün kalkmaz” ya da “tam tersi duvara tırmanırsın” gibi keskin ve yanlış iddialar çok yaygın. Oysa gerçek, bu kadar basit değil. Testosteronun erkek sağlığı üzerindeki etkileri, hormon aksları, östrojen dengesi ve kullanım şekline bağlı olarak değişir. Gelin, işin doğrusunu bilimsel temellerle inceleyelim.
1) Testosteron Nedir ve Erkek Fizyolojisindeki Rolü
Testosteron, erkeklerde testislerden salgılanan en önemli androjen hormondur. Kas kütlesi, kemik yoğunluğu, yağ dağılımı, enerji metabolizması, libido ve ereksiyon fonksiyonu üzerinde doğrudan etkisi vardır. Ancak testosteronun etkisi tek başına değil, hipotalamus-hipofiz-gonad (HPG) aksı denen hormonal düzenleme sistemi üzerinden gerçekleşir.
HPG aksı şu şekilde işler:
Hipotalamus → GnRH salgılar
Hipofiz → LH ve FSH salgılar
LH → Testisteki Leydig hücrelerini uyarır → Testosteron üretimi başlar
FSH → Spermatogenezi destekler
Bu döngüde, kandaki testosteron seviyesi yeterli olduğunda hipofiz ve hipotalamus baskılanır. Buna “negatif feedback” (geri bildirim) mekanizması denir.
2) Eksojen (Dışarıdan Alınan) Testosteron ve Döngünün Bozulması
Bir erkek dışarıdan testosteron veya anabolik steroid aldığında, kandaki testosteron seviyesi normalin üzerine çıkar. Bu durumda hipofiz, “yeterli testosteron var” mesajı alır ve LH ile FSH salgısını durdurur. Bunun sonucu:
Testislerde testosteron üretimi azalır
Testis hacminde küçülme (atrofi) görülebilir
Spermatogenez baskılanır, sperm sayısı ciddi şekilde düşer
Uzun süreli kullanımda doğurganlık (fertilite) kaybı yaşanabilir
Kısacası, dışarıdan testosteron almak her zaman “güç, enerji, cinsel performans artışı” demek değildir; sistemin doğal dengesini bozduğu için uzun vadede sorun çıkarabilir.
3) Libido ve Ereksiyon Üzerine Etkileri
Burada sıkça yapılan hatalı genellemeler var.
Testosteron Eksikliği (Hipogonadizm): Eğer bir erkekte testosteron seviyesi düşükse (örneğin 250 ng/dl altı), testosteron replasman tedavisi (TRT) genellikle libido ve cinsel isteği artırır, bazı hastalarda erektil fonksiyon da düzelir.
Normal Seviyelerde Testosteron: Eğer testosteron normal aralıktaysa, fazladan testosteron almanın cinsel performansı artıracağına dair güçlü bilimsel kanıt yoktur.
Supradose Steroid Kullanımı: Çok yüksek dozlarda steroid kullanımı başlangıçta libido artışı yapabilir, ancak uzun vadede hormon dengesizliği, östrojen fazlalığı, psikolojik yan etkiler ve HPG aksı baskısı nedeniyle ereksiyon sorunları görülebilir.
4) Yanlış İnanışlar:
“Testosteron kullanırsan çükün kalkmaz.” Yanlış. Düşük testosteron düzeyinde TRT genellikle faydalıdır.
“Testosteron kullanırsan her zaman dimdik olursun.” Yanlış. Yüksek doz anabolik steroid kullanımı aksine libido ve ereksiyon sorunları doğurabilir.
Gerçek: Etkiler doza, süreye, kişinin fizyolojisine, diğer ilaçlara ve kullanım şekline göre değişir.
5) Östrojen, Libido ve Ereksiyon
Unutulmaması gereken noktalardan biri, testosteronun bir kısmının vücutta östrojene (estradiol) dönüşmesidir. Erkeklerde belli bir östrojen seviyesi cinsel fonksiyon için gereklidir. Fazla testosteron alındığında östrojen de aşırı artabilir ve bu durum:
Gynekomasti (meme dokusu büyümesi)
Libido dalgalanmaları
Ereksiyon sorunları
gibi yan etkiler doğurabilir.
6) Döngü Sonrası (Post-Cycle) Sorunlar
Steroid kullanan birçok sporcunun yaşadığı en büyük problem, “bıraktıktan sonra” başlar. Çünkü vücudun kendi üretimi baskılanmıştır ve toparlanması zaman alır. Bu dönemde:
Düşük testosteron
Libido kaybı
Ereksiyon sorunları
Enerji düşüklüğü
Depresif ruh hali
görülebilir. Bu tabloya “post-cycle hipogonadizm” denir. Bazı kişilerde geçici olur, bazılarında kalıcıya dönebilir.
7) Fertilite (Doğurganlık) Riski
Eksojen testosteronun en kritik etkilerinden biri sperm üretimini baskılamasıdır. Kullanım süresi ve dozu arttıkça sperm sayısı ciddi şekilde düşer. Çocuk sahibi olmak isteyen erkekler için bu çok ciddi bir risktir. Bazı vakalarda sperm üretimi geri gelebilir, bazı vakalarda ise kalıcı hasar oluşabilir.
8) Çözüm ve Önlemler
Doktor Gözetimi: TRT yalnızca testosteron eksikliği kanıtlanan durumlarda, hekim kontrolünde yapılmalıdır.
Kan Testleri: Total testosteron, serbest testosteron, LH, FSH, estradiol, prolaktin, hematokrit, karaciğer ve böbrek değerleri düzenli kontrol edilmelidir.
PCT (Post Cycle Therapy): Anabolik steroid kullanan kişilerde testis fonksiyonunu yeniden başlatmak için bazı ilaç protokolleri (örneğin SERM, hCG) kullanılabilir, ancak bunlar da sadece uzman kontrolünde uygulanmalıdır.
Fertilite Koruması: Kullanıma başlamadan önce sperm bankasına örnek verilmesi akıllıca bir önlem olabilir.
Uzman Koç Tavsiyesi
Yıllardır profesyonel sporcularla çalışan biri olarak şunu net şekilde söyleyebilirim: Testosteron mucize değildir. Doğru kullanıldığında eksikliği giderir, performans ve yaşam kalitesine katkı sağlayabilir. Ancak yanlış kullanıldığında, geri dönüşü zor hormonal dengesizliklere ve uzun vadeli sağlık sorunlarına yol açabilir.
Sporcularımla çalışırken sadece kas kütlesi veya podyum performansına odaklanmıyorum; hormon dengesi, cinsel sağlık, psikolojik dayanıklılık ve uzun vadeli kariyer planlamasını da sürecin içine katıyorum. Çünkü şunu biliyorum: sağlıklı bir sporcu, başarılı bir sporcudur.
Benim danışanlarımla yürüttüğüm sistemde her şey ölçülür, test edilir ve bilimsel protokollerle yönetilir. Sürecin sonunda sahneye çıkan bir şampiyon varsa, bu yalnızca kas değil; bilinç, disiplin ve doğru yönetimin eseridir.
.png)



Yorumlar